Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. . Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. Sonra seçimsiz bir dört yıl. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. . Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. Dağınıklar. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. . Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Kafalardaki planlar. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. .
Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. . Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. . Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. . Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Sonra seçimsiz bir dört yıl. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Dağınıklar. Kafalardaki planlar. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. . 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce.